❤️ İbn Sînâ ile Kalbin İçine Bakmak
- Hakan Yüksel
- 11 May
- 3 dakikada okunur
Atan bir organ mı, düşünen bir merkez mi? Kalp üzerine bir keşif ve düşünce yolculuğu.
Giriş – İbn Sînâ ile Tanışmak
O sabah sınıfa sessizce bir stetoskopla girdim.Sıra sıra masaların üzerine koydum.Çocuklar önce bir doktormuşum gibi baktı.Sonra tahtaya bir isim yazdım:İbn SînâAltına tek bir cümle:
“Kalp sadece kanı değil, ruhu da taşır.”
Birden sınıfın havası değişti.Sıradan bir organ dersi değil, bir anlam yolculuğu başlamıştı.
Nezaret – Kalbin Sesiyle Tanışmak
Her çocuğa sırayla stetoskopu verdim.Görev: Kalp atışını dinlemek. Ama dikkatle. Ama derinle.
“Duydun mu?”“Bu sadece bir ses mi, yoksa bir mesaj mı?”
Bazıları hemen fark etti:
“Kendi içimden bir şey çarpıyor.”
“Birisi kapıyı tıklatıyor gibi.”
“Sanki biri bana ‘buradayım’ diyor.”
Bir çocuk şöyle dedi:
“Bu sesi hiç bu kadar net duymamıştım.Belki de kendime hiç bu kadar yakın olmamıştım.”
Tecrübe – Kalbin Ötesine Geçmek
İkinci aşamada basit bir deney yaptık:Hareket sonrası kalp hızını ölçtük.Koştular. Durup dinlediler.Yavaşladı, hızlandı, yeniden yavaşladı…
Ama mesele sadece ritim değildi.Çocuklara sordum:
“Kalbin ne zaman daha çok çarpar?”
“Korkunca!”
“Sevinince!”
“Biri gelince!”
“Yalnız kalınca da...”
O an kalbin fizyolojik değil, duygusal bir varlık olduğu anlaşılmaya başlandı.
Tahlil – Kalp mi Akıl mı?
Tahtaya büyükçe bir kalp çizdim.Yanına bir beyin.Sordum:
“Hangisi karar verir?”
Bir çocuk tereddütsüz dedi:
“Beyin düşünür ama kalp seçer.”Bir başkası:“Kalbim ‘evet’ derse beynim ‘hayır’ diyemez.”
O gün İbn Sînâ’nın şu sözüne ulaştık:
“Kalp, ruhun evidir.Ne hissedersen, orada yankılanır.”
Ve hep birlikte bir karar verdik:
Kalp sadece yaşamak için değil, anlamak için de atar.
Kapanış – Hayy’ın Kalbiyle Konuşmak
Dersin sonunda bir çocuk yere oturdu ve gözlerini kapadı.Elini kalbine koydu.Fısıldadı:
“Ben buradayım. Duyuyor musun?”
Cevap geldi mi bilmiyorum.Ama o gün hepimiz içimizde bir kapı araladık.İbn Sînâ’nın elinden, Hayy’ın kalbine bir yolculuk yaptık.Ve kalbin, sadece bedenin değil; anlamın da taşıyıcısı olduğunu hissettik.Giriş – İbn Sînâ ile Tanışmak
O sabah sınıfa sessizce bir stetoskopla girdim.Sıra sıra masaların üzerine koydum.Çocuklar önce bir doktormuşum gibi baktı.Sonra tahtaya bir isim yazdım:İbn SînâAltına tek bir cümle:
“Kalp sadece kanı değil, ruhu da taşır.”
Birden sınıfın havası değişti.Sıradan bir organ dersi değil, bir anlam yolculuğu başlamıştı.
Nezaret – Kalbin Sesiyle Tanışmak
Her çocuğa sırayla stetoskopu verdim.Görev: Kalp atışını dinlemek. Ama dikkatle. Ama derinle.
“Duydun mu?”“Bu sadece bir ses mi, yoksa bir mesaj mı?”
Bazıları hemen fark etti:
“Kendi içimden bir şey çarpıyor.”
“Birisi kapıyı tıklatıyor gibi.”
“Sanki biri bana ‘buradayım’ diyor.”
Bir çocuk şöyle dedi:
“Bu sesi hiç bu kadar net duymamıştım.Belki de kendime hiç bu kadar yakın olmamıştım.”
Tecrübe – Kalbin Ötesine Geçmek
İkinci aşamada basit bir deney yaptık:Hareket sonrası kalp hızını ölçtük.Koştular. Durup dinlediler.Yavaşladı, hızlandı, yeniden yavaşladı…
Ama mesele sadece ritim değildi.Çocuklara sordum:
“Kalbin ne zaman daha çok çarpar?”
“Korkunca!”
“Sevinince!”
“Biri gelince!”
“Yalnız kalınca da...”
O an kalbin fizyolojik değil, duygusal bir varlık olduğu anlaşılmaya başlandı.
Tahlil – Kalp mi Akıl mı?
Tahtaya büyükçe bir kalp çizdim.Yanına bir beyin.Sordum:
“Hangisi karar verir?”
Bir çocuk tereddütsüz dedi:
“Beyin düşünür ama kalp seçer.”Bir başkası:“Kalbim ‘evet’ derse beynim ‘hayır’ diyemez.”
O gün İbn Sînâ’nın şu sözüne ulaştık:
“Kalp, ruhun evidir.Ne hissedersen, orada yankılanır.”
Ve hep birlikte bir karar verdik:
Kalp sadece yaşamak için değil, anlamak için de atar.
Kapanış – Hayy’ın Kalbiyle Konuşmak
Dersin sonunda bir çocuk yere oturdu ve gözlerini kapadı.Elini kalbine koydu.Fısıldadı:
“Ben buradayım. Duyuyor musun?”
Cevap geldi mi bilmiyorum.Ama o gün hepimiz içimizde bir kapı araladık.İbn Sînâ’nın elinden, Hayy’ın kalbine bir yolculuk yaptık.Ve kalbin, sadece bedenin değil; anlamın da taşıyıcısı olduğunu hissettik.




Yorumlar